21 Aralık 2011 Çarşamba

İHSANİYE KÖYÜNDE HUMMALI ÇALIŞMA


Büromuzun tabelası

Sevgili dostlar ihsaniye benim köyüm.Arı denilen mübarek hayvanı tanımaya başlarken köyümde arıcılık yapıldığını fark ettim.(ben İstanbul'da yaşıyorum).İki kovan arı alarak dayımın yanında arıcılığa başladım.Başlamayla birlikte  araştırmaya da başladım.Arı ve arıcılığın doğa ve insan için ne ifade ettiğini gördükçe de bu uğraşının basit bir hobi olarak değerlendirilmemesi gerektiğini anladım.Onun için şimdi hem ülkemizdeki hem de dünyadaki arıcılık faaliyetlerini takip ediyorum ve en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum.Bu süreç içinde de Yaşar abiyle tanıştık.Gel beraber yapalım dediğinde kabul ettim.Şimdi komşu köy kabakça da arıcılığımızı birlikte sürdürüyoruz.



Şimdi sizlere İSTANBUL ARI YETİŞTİRİCİLERİ BİRLİĞİNİN İhsaniye de başlattığı çok değerli bir çalışmayı tanıtmaya başlıyacağım.Yukarıda tabelasını da gördüğünüz gibi birliğimizin köyümüzde birde irtibat bürosu var.

 İlköğretim beş yıldan sekiz yıla çıkartılınca yetersiz kalan bu okulumuzun yerine hemen yanında daha büyük bir ilkokul yaptırıldı.Öncekinde olduğu gibi bu okuluda yine köylümüz değerli büyüğümüz İhsan AKDOĞAN yaptırdı.Şimdi de atıl durumda olan bu okul yine onun adıyla biz arıcılar için okul olacak.Tüm ülkemize hayırlı olsun.
 Tabelalarımız geldi.
Girişte solda bizi karşılayan ATATÜRK köşesi.
Girişin sağında karşımıza çıkan oda ise arıcılık malzemeleri ve arı ürünlerinin pazarlanacağı mağaza/oda olarak hazırlanıyor.

 Burası zemin kat.Doğramalar takılıyor.Ustamız Nahit ÇAKIR da kestanelik köyünde arıcıymış.
 Bal işlemek için tesis olması düşünülüyor.
Bitişik oda laboratuvar olarak planlanıyor.
 İkinci kat koridordan bir görüntü.
 Yine ikinci kat iki sınıf birleştirildi.Konferans salonu olacak.
 Yönetici/hocalara ayırılan odalardan köyün görünümü.
 Bir başka cephe.
 İlk tabelamız takılıyor.
 Hayırlı olsun.
Bayrak direklerimiz de hazırlanıyor.Hazırlayan köyümüzdeki her işin ustası İbrahim DAVULCU yöneten de görüldüğü gibi büromuzun başkanı Sadık BABAOĞLU.
 Güzel Yurdumun/köyümün güzel çocukları.








TEL ALTLIKLI TABANLAR

 Tel altlıklı tabanların her cepheden çekilmiş fotoğraflarını yayınlıyorum.Önden görünüş.Mehmet YÜKSELİ'in blog'unda grafik çizimleri var.Oradan da inceleyebilirsiniz..http://mehmetyuksel1.blogspot.com/2011/05/varroa-cekmeceli-telli-taban.html
 Önden görünüş tamamen açık.Nektar dönemlerinde bu şekilde kullandım arı rahat çalışıyor.İkinci üçüncü katlara çıkmışsanız zaten gerekiyor.Herhangi bir olumsuzluk görmedik.Tabi nektar olmadığı zaman daraltmayı ihmal etmiyoruz.
 Polen tuzaklı aparat.Arı kovana girerken polen tuzağının içinden geçerek girecek.Solda 1cm çapında bir delik görülüyor.Erkek arı çıkışı yine işçi arı çıkışı ve ölü arıların tahliyesi (temizlik )işleri gibi işlevi var.Yeni kovanlarda bu deliği biraz daha girişe yaklaştırmayı ve biraz da büyütmeyi düşünüyorum.
Polen tuzağının tersten görünüşü.Tuzağın üç kenarı 8mm derinlikte çıtayla dönüldü.Çünkü arının tuzağın altında gezebilmesi gerek.
 Yandan görünüş.
Arkadan görünüş.

18 Aralık 2011 Pazar

ARILIĞIMIZ VE BAZI UYGULAMALAR

 Arılığımızdan genel bir görünüm.
Geçen yıl yaklaşık 2 dönümlük bir alana kurduğumuz arılığımız oldukça işlevsel.Dilerim tüm arıcı dostlarımız böyle arılıklara sahip olur.Ön planda gördüğünüz bu kovanlar afrika tipi kovanlar.Bunlardan ileride daha ayrıntılı söz edeceğim.
 Arıcılığı birlikte yaptığım yaşar abi......Yaşar DEMİREL ile birlikte havanın güzel olmasından yararlanarak arılığımızı ziyaret ettik.Kovanlarımızın üzerinde örtü tahtası kullanıyoruz.Mevsimin kış olmasından dolayı örtü tahtasının üzerine üç dört kat gazete onunda üzerine çuval koyarak kovanların üzerinden ısı kaybı olmamasına dikkat ediyoruz.
 Fotoğraftanda anlayacağınız gibi kovanlarımızın tümünü bu yıl tel altlıklı ve çekmeceli sisteme çevirdik.Çok da faydalı olduğunu gördük.Yazın sıcaklardan kışın rutubetten korunmak için kontrol sizin elinizde oluyor.Varroa mücadelesinde organik asitler kullanıyoruz.Sonuçlarını çekmecelere dökülen ölü varroaları görebildiğimiz için değerlendirmek kolay oluyor.Üstelik bu yıl bir kovan hariç hiç oğul verdirmedik diyebilirim.Arı rahat edince demek ki gerçekten oğul eğilimi azalıyor.Tabiiki bu sistemin kovan yönetimi açısından çok dikkat edilmesi gereken incelikleri var.Bunları tekrar paylaşacağız.Bu sistemle çalışan herkes gibi bende bundan sonra yapacağınız veya alacağınız kovanların mutlaka tel altlıklı olmasını tavsiye ediyorum.
 Evet yaşar abi kartvizitlerini önüne koymuş ben Rizeliyim diyor.Bahar gelsin bende sepetleri dizip Trakyalıyım diyeceğum.
 Yine arılığımızın müstesna bir köşesi kapalı ve yarı açık oluşturduğumuz kulübemiz.Takılan kutudan anlıyacağınız gibi elektriğimiz de bağlandı.Kulübenin sağ tarafı toprak yol onun bitişiği ise dere yatağı ve bu dere yatağındanda temiz su kaynıyor.
 Bu yarı açık bölümde gördüğünüz gibi kovan ve kovan parçalarını konuşlandırıyoruz.Sağda görünenler telli kovan altlıkları yanındaki kovanlarda ise kabartılmış peteklerimizi muhafaza ediyoruz.En üstteki kovanı boş bırakıyorum ikinci kovandan itibaren aşağıya kadar çıtaları diziyorum.Çıtaların en üstünede bir kase içine yaklaşık bir su bardağı kadar formik asit koyuyorum.Çıtaları ağ kurdundan korumak için bunları yapmak şart yoksa mücadelede geç kalırsanız benim gibi çok zayiat verirsiniz.Özellikle daha yaz başında işi sıkı tutmak gerekiyor ki kelebek yumurtasını atmadan veya larvaya dönüşmeden çünkü organik asitler yumurtaya etki ediyor larvaya etmiyormuş.
 Kulübemizin içinden bir görünüş.
 Her çeşit malzememizi ve aletlerimizi barındırdığımız rafımız.
Bu fotoğraftada arılığımızın içine diktiğimiz bir kısım meyva fidanı görülüyor.Bu ay da çok güzel bir çalışma yaptık arılığımızın hem yakın hem uzak çevresine yaklaşık 700 adet yalancı akasya 50 adet ıhlamur fidanı diktik.150 adet daha ıhlamur fidanı dikmeyi planlıyoruz.

17 Aralık 2011 Cumartesi

KABAKÇA KÖYÜNDE ARICILIK


Bismillahirahmanirrahim
Sevgili arıcı dostlarım hayırlı olması dileğiyle ilk göz ağrımın fotoğrafıyla yayın hayatıma başlıyorum.Amacım çalışmalarımızı ve düşüncelerimizi sizlerle paylaşmak.paylaşma kavramının insan yaşamında önemli bir yeri olduğuna inanıyorum.Aynı düşüncede olan arıcı dostlarımızla inşallah uzun yıllar birlikte olacağız.
İmkanı olan her arıcı gibi bizde kış aylarını kovan yaparak değerlendiriyoruz.

Biz aynı zamanda orman ürünleri işleyen ve imal eden firmamızın arıcılık geleneğini sürdürüyoruz.
Bu yıl hakkın rahmetine kavuşan sevgili babamız ve amcamız Ahmet DEMİREL in çok sevdiği arıcılığı en iyi şekilde devam ettirmenin gayreti içindeyiz.