27 Mart 2012 Salı

İLK TOPLANTIMIZ GERÇEKLEŞTİ

 Emin ÇİLENTİ,hocamız prof. Muhsin DOĞAROĞLU,başkanımız Onur ÇİLENK toplantı başlamadan önce bir araya geldik.

 Konuklarımız yavaş yavaş yerlerini alıyor.

 En önde görünen bu ihtiyar delikanlı Ali ÇOLAK abimiz,köyümüzün en yaşlı arıcısı.

 Önde hocamız il genel meclisi üyesi Taşkan bey ile sohbet ederken arkalarında da Çiftlikköy'ün babası Hasan AKBABA'yla Kazım abimiz sohbeti koyulaştırmış.
 Ali KANDEMİR hocamız yeni danışman arkadaşımız,ben,Nuray hanım,Veli bey,Yönetim kurulu üyemiz.Ayhan ARSLAN,Taylan bey...
 Çatalca ilçe tarımdan arkadaşlarımız ile toplantıdan önce kahvaltı.
 Köyümüzde arıcılık yapan Çatalcalı Ali abi ve sevgili kardeşimiz Yunus SEMERCİ..
 İstiklal marşı ve saygı duruşu.

 Başkan Onur bey ve Ali KANDEMİR hocamız açılışı yapıyor.
 Ali hocamızın sunuş konuşması.
 Danışmanlık hizmeti verecek olan arkadaşlarımızla arıcılarımızı tanıştırdık.
 İl genel meclisi üyemiz Taşkan bey bir sunuş konuşması yaptı.
 Arı platformundan Taylan bey de gerçekleştirdikleri çalışmalar konusunda bilgilendirici bir konuşma yaptı.


 Ve Muhsin hocamız,ana arı yetiştirme,kovan yönetimi,kovan bakımı,hastalıklar ve hijyen gibi konular hakkında aydınlatıcı bilgiler verdi.


 Sağımda köyümüzde yazlığı bulunan Abdullah bey solumda ise okulumuz öğretmenlerinden müdür yardımcımız Veli bey...Abdullah abimiz arıya meraklı bahçesinde arıları var kendisine yardımcı oluyorum.Bu günkü toplantıyı görünce Veli hocam da heveslendi bende başlayacağım diyor...



 Öğle arası yemek molası.
 Bunlarda kovan içi yiyici arılar,tarlacı arılar çalışırken bunlar götürüyor.Hepsi de erkek bu sene erken çıkmışlar piyasaya..
 Sürpriz misafirlerimiz vardı.Bölgemizde çeşitli kamu görevleri üstlenmiş iki değerli ağabeyimiz.


Toplantı sonu hatıra fotğrafı.

17 Mart 2012 Cumartesi

TOPLANTI HAZIRLIĞI 25 MART 2012

 Birliğimizin yeni kurulan ihsaniye köyündeki EĞİTİM ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME MERKEZİNDE 25 Mart't değerli hocamız prof. Muhsin DOĞAROĞLU'nun katılımıyla ilk ihsaniye toplantısını gerçekleştirecektir.Tüm üyelerimiz ve arıcı dostlarımız davetlidir...


 Uzun emekler sonucu tesisimizi konferans verilebilecek hale getirdik...
 Yönetim odası...Yavaş yavaş tüm birimler oluşmaya başladı...
 İkinci kat salonu...
 Bir odamızı da arı ve arıcılık ürünlerine ayırdık...
 Bunlar şimdilik elimizde olan ürünler...
 Daha bir çok çeşit sipariş edildi...İnşallah toplantıda hizmetinizde olacaklar...


Birde arıcılık müzesi planlıyoruz,şimdilik ilk ürünlerimiz...

16 Mart 2012 Cuma

BAHAR GELİYOR

 Baharın habercisi çiçekler peş peşe açmaya başladı...
 Güneşte bunun farkında,kendinden bir parçayı yeryüzüne indirmiş...

 Ballıbabalar her yerde çoğalmaya başladı.Arının sevdiği çiçeklerden...
 Bu maviş miniklerde çevremizde bol bol açmış,bizde hayatınıza renk kattık der gibi...
 Kardelenler çevremizde o kadar çok ki,halı gibi yayılıyorlar...Seyrettikçe mutlu oluyor insan,arı olup da çiçeklere konmak acaba nasıl bir duygudur?...
 Sonbahar hatırası gibi karşıma çıkıverdi ne güzel korumuş kendini...Bunca soğuk,kar,buz,yağmur,çamur gördü kader arkadaşım bak bende senin gibi dayandım diyor sanki bana...Hatta pırıl pırıl parladığına göre,ufak tefek yaraları olsa da güzelleşmiş mi ne?...
 Bu gördüğünüz ağaç sıradan bir ağaç gibi görünse de bakın şimdi bizi nasıl utandıracak!...
 Evet bu bir söğüt ağacı,cinsi de japon söğüdü imiş...Püskülleri polen deposu,günlerdir arıların hücumuna uğruyor...Olayı fark edince hemen programa aldık,nasip olursa bu ağaçlardan akasya ve ıhlamurda olduğu gibi yine bol bol ekmeye karar verdik...
 Ve yaşadığım bu güzelliği sizlerle paylaşıyorum...Bir arıcıyı ne mutlu eder...




 Mavi,çiçek ve arı...
 Kuru otlar yerini artık yeni canlılara bırakıyor.Doğanın en güzel canlılarına...Şükür bu sene de baharı gördük...


 Hoooopp...
 Tam isabet...Topla sarı kızım...yavrularına süt yapacak polen yiyerek...
 Yine fidan çalışması...1000 Adet akasya 100 adet de ıhlamur aldık. ekmeye devam ediyoruz.Bu sefer tarla ve yol kenarlarına planladık...

Mart ayı biliyorsunuz budamanın son ayı,iki kişilik bir ekip tuttuk ağaçlarımızı budamak için...Bu gördüğünüz ağaca tüneyen minik kuşta benim...Övünmek gibi olmasın (oldu bile) ama diplomalı bahçıvanım...